TÜİK’in haiz olduklarıyla İŞKUR’un ürünleri açısından farklılıklarımız 948 bin ulaştı.
iyi mi oldu bu?
İŞKUR’a bakılırsa Şubat 2021 ile Şubat 2022 bir tarihteki kayıtsız işi olmayan sayısı 325 bin artanken bununla beraber TÜİK’e bakılırsa işi olmayan sayısı 623 bin azaldı!
Çok açık ki cihazdan üstünde modelle tespit edildiğinden bir kez gördüğümüz de TÜİK’te bir “mucize” yaratmıştı.
DİSK Araştırma Merkezi’nin Nisan 2022’de açıklamış olduğu rapora bakılırsa…
Genişletilmiş yüzde 21.8…
Genç (15-24 yaş) işsizliğinin yüzde 20.7…
Geniş tanımlı hanım işsizliğinin yüzde 28.8…
7 milyon 989 bin kişidir!
Fakat AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan‘a sorarsanız,”Hamdolsun çalışmak isteyen her insanın iş bulabildiği bir talebe” der. Bunu ortalama 8 milyon insan içinde kıvrandığı bir ülke bulunduğunu söylüyor…
Sadaka kültürü ile susturulan halklar, adeta açlığın, yoksulluğun bu toplumundan gelen insanoğlu “fıtratında” olduğuna inandırılmaya çalışılıyor.
“Yaşamımız sevindiriciliğe, maneviyata götürülürse sevkiyatımız o adım atar”diyor Erdoğan…
Ne süre öğrenilebiliyorsanız, onu hedef almak için insan karnına açılıyorsa, karnını doyuramayan ebeveynler acı, pazarlarda çöpe atılacak durumdaki meyve ve sebzeleri topluyor!
LAİKLİK, SINIF MÜCADELESİ İÇİN ELZEMDİR
Kitlelerin tepkisini bastırmak için gene dini kullanan AKP’li, alttan sopa gösterip, fena duruma isyan edilirse yıkım aba duyuruyor.
İşte tam da bu, artan laiklik elzem açısından varlıklı olacaklarını dinden almayan ilke ve gelecekle hedef. Bu sebeple laiklik sınıfının de olmazsa olmaz bir parçası.
Laik bir devlette, halkın bir kamu devleti yetiştiricisi, yetiştirici ve arayan vatandaşlara “Şükredip oturun, yoksa yıkım olur” diyemez.
Kanıtlanabileceği mevzusunda fena yönetimin ikna ediciliğinden bahsedilemez.
Laik birte, kimse, madenlerdeki ya da depremlerde yöneticilerin kayıplarından can kayıpları, “Bu şirketinde fıtratında var” diyemez, cana acılılara halk tartaklayamaz, protesto eden tekme savuramaz.
Halkın aklını aramasını isteyenler, bu dini bir vasıta olarak kullanırlar. Oysa laik bir devlette, halkın oyuyla göreve gelen hepimiz, yetkisini yalnız halktan ve halka karşı mesuldür.
EMEKÇİLER SADAKAYA ŞÜKRETMEYECEK
AKP’nin bitmek suretiyle olan neoliberal kullanımıyla servetten meydana gelen kesim ve yalnız emeğin bitmek suretiyle olan yeterlimeye yönelik kapsamlı ilerlemek ilerlemek, isyan etmek için bir nedendir.
İktidar ne derse desin, işsizler, yoksullar, emekçiler için teri ile kazananlar alsınınmayacak, sadaka için şükretlere haiz olanlar, birlik ve özgür mücadelelerini yükseltecek.
Emekçiler, paracı sömürüye, elkoyuculuk, yokluğa, sarıcılığa, teslimatsız, sefalet şirketlerine, taşeron cehennemine karşılarda meydanlarda buluşacak.
Yalan, dolan, talan düzeni çökecek.
1 Mayıs İşçi ve Emek Bayramımız mübarek olsun!
Yoruma kapalı.